FAALİYET YERİ                 :NİĞDE / ALADAĞLAR 

FAALİYET TARİHİ :           :11 – 20 HAZİRAN 2006 

FAALİYET BÖLGESİ         :GÖLLER BÖLGESİ 

ROTA                                 :DİREKTAŞ KLASİK 

  SPORCULAR                       :Hasan Öztürk (lider) Gökhan Kamış Ceyda Canpolat  Baturhan Düzgün İlgen Öner   Adem Öztürk       Hazel Yayla                      Çağdaş Açıkgöz 

            Saat 19:00 da Bursa terminalinden 12 saat sürecek olan yolculuğumuza başladık. Bursa – Niğde arası ulaşım kişi başı 25 YTL. 6:45 de Niğde terminaline vardık. Çamardı minibüsü saat 7:00 de terminalin hemen önünden kalkıyor. Eğer o minibüs kaçarsa diğer minibüs saat 9:00 da kalkar. Kişi başı 4,5 YTL vererek Demirkazık Köyüne doğru yola çıktık. Demirkazık köyüne gitmek için Çamardı minibüsünden yolda, bir köprüde inmek gerekiyor, oradan ileriye yürüyebilir ya da yoldan bir traktöre biraz para verip köye kadar gidebilirsiniz. Saat 9:00 da Dağ evine ulaştıktan sonra ekmek falan almak için köye gittik, köylülerin hepsi çapa için tarlada olduğu için kimseden ekmek ya da yufka bulamadık. Sadece Çibi Ramazan ordaydı o da karısını o kadar ekmek yapmaya ikna edemedi. Sonra onun külüstür jipine mazot atıp Çamardına gittik. Ben oradan kişi başı 5 ekmek, fotoğraf makinesi filmi, pil falan aldım. 10:30 da yürüyüşe başladık. Dağ evinin arkasından ilerleyen patikadan Sokulluya doğru yola çıktık. 12 :10 da Sobek Kampına (Sokullu) vardık. Orada bize milli park girişi falan diye 15 YTL sıkıştırdılar. Aslında fiyat daha yüksek ama oradaki adamla iyi bi pazarlıkla indirim yaptırabiliyorsunuz. Karayalak vadisine doğru yola çıktık, Vadinin girişine yakın yerde su kaynağı var, kamp oraya kurulacak. Yarım saatlik yürüyüşten sonra kamp yerine vardık.  

13 Haziran  

            5:00 da yola çıktık. Sık sık mola vererek vadi boyunca ilerledik. Vadi 7:30 gibi güneş almaya başladı ve kemiklerimiz azıcık ısınmaya başladı ama karşıdan esen rüzgar ısınan kemikleri aynen geri donduruyor. Saat 10:25 de Çelik Buyduran Boğazına(3460m) vardık. Gökhan, Adem, Batu ve Çağdaş Emler Zirvesini yaptıktan sonra 12:15 de tekrar yola koyulduk. Artık yolun bundan sonrası iniş kısmı. 13:00 da kamp alanına vardık, Direktaşın dibindeki gölün kenarına çadırları kurduk. Kamp yerinde yörük çadırları da var. Hemşerim olduklarından bize çok iyi davrandılar. İkramlar falan süperdi, ben böyle güzel yoğurt yemedim daha önce.  Kamp yerine geldiğimizde hava gayet güzeldi ama akşam bozdu. 20:30 civarı yağmur yağmaya başladı ve şiddetli rüzgarda iyice bizi fenalaştırdı. Bu yağmur ve şiddetli rüzgar gece boyu devam etti.  

14 Haziran 

            Hava hala kapalı ve yağacak gibi olduğundan zirve denememizi erteledik. Bugün yat günü oldu.  

15 Haziran  

            Sabah 5 de uyandık. Hava çok soğuktu ve tulumlardan çıkmak çok zor oldu. Sonra 6 da hareket ettik. Klasik rotayı bulmak çok basit. Dağa baktığınızda dağın en sağ tarafında bi kılçık var, orayı hedefleyerek yola koyuluyoruz. Önce dik bi çarşak çıkıyoruz, sonra dağın teknik kısmı başlıyor. Yer yer 3 nokta tırmanarak yolumuza devam ediyoruz. Rotanın çıkışı göründüğü kadar zor değil. Ha o kılçığa gelince onu tırmanış esnasında bulmak kolay değil, tırmanırken dağı o kadar uzaktan göremediğimiz için o kadar belli değil ama zaten çıkılacak olan yol çok belli, kılçığın arkasına dolaşıp dağın arkasına geçiyoruz ve oradan 15 – 20 m ilerledikten sonra tekrar bir kılçığa geliyoruz, zaten orda da  yol bitiyor ve 3+, 4- lik kısa bi rotayı serbest geçtikten sonra bizlerin yumurta kaya diye tabir ettiği yere geldik. Bu rotayı bitirince sağı solu boşluk olan at sırtı gibi yere geliyoruz. Orada ata biner gibi oturabiliyorsunuz. Sağdaki ve soldaki kulvarlardan hangisini isterseniz oradan çıkabilirsiniz, ikisinin de sonunda emniyet alabileceğiniz eski sikkeler var ama sağlam görünüyor, ama perlonları kontrol etmenizde yarar var. Yumurta kayayı ben ve Gökhan serbest geçtikten sonra Ceyda için sikkeden emniyet alıp onu da yukarı alıyoruz. Yumurta kaya aslında geçmek için çok kolay ama sağda ve soldaki derin boşluklar insanın biraz cesaretini kırıyor. Oradan sonra çıkılacak rota yine çok belli sağdan sağdan bacalardan devam edip kendimizi zirvede bulduk. Rota sert gibi biraz ama başta da söylediğim gibi insanın cesaretini kıran şey boşluk hissi. Yer yer rotanın zorluğu  tahminen 3+/4- oluyor ama çok kısa olduğundan bu zor kulvarlar yine kolayca geçilebiliyor. Zirveye ulaşmamız yine çok oyalanarak tırmanmamıza rağmen 3,5 saat sürdü. Zirvede yarım saat kadar oyalandıktan sonra inişe geçtik. Sadece son bacada ve yumurta kayada ip açtık. İnerken aşağısı pek görünmediğinden iniş biraz zor oldu. Zemin hem çok kaygan ve gevşek hem de iniş yolu dik olduğundan iniş e biraz uzun sürdü. Tırmanışın toplam süresi 6 saat civarında sürdü. Aynı gün ekibin geri kalanı da Orta Dağa zirve yaptılar.  

             Bu tırmanışta anlamadığı bir nedenden dolayı sağ bacağım çekmeye başladı ve yürümek enim için gerçekten zorlaşmaya başladı. Bu da inişimizi yavaşlatan nedenlerden biriydi.  

 
            Akşam olduğunda hava yine soğudu. Gündüz tırmanış esnasında hava açık ve gayet iyiydi. Bu dönemde göller bölgesi gerçekten soğuk oluyor.  

16 Haziran 

            Bugünkü  hedefimiz DKSK tepe,  bu tepe hilal şeklinde ilerleyen göller bölgesi zirvelerinin en ucundaki tepelerden biri. Direktaşı karşınıza aldığınızda Kızılyar, Üçköşe Sivrisi, Adsız, Oksar ve Süner tepe ve derken DKSK tepe hafif eğimli çarşaklı bir sırt ile göller tarafına bakıyor. Hafif bir kahvaltıdan sonra yola çıkıyoruz, az sonra Hasan bacağındaki problemden dolayı devam edemeyeceğini söyleyip geri dönüyor. Ceyda ve ben (Gökhan) yürümeye devam ediyoruz. Tepeye doğru kendimizi yormadan devam ediyoruz. Sonunda yaklaşık 30 derece eğimli çarşağın başlangıcına geliyoruz. Kasklar takıldı her şey yolunda. Genel olarak orta boy taşlardan oluşmuş çarşakta ilerlerken yürümek zorlaşıyor. Bir adım gidip iki adım gerilemeye başlıyoruz Direktaşın bıraktığı yorgunluk yetmezmiş gibi… Bir süre sonra kaya kütleleri karşımıza çıkıyor. Hiç çarşağa bulaşmadan kayanın üzerinde ilerlemeye devam ediyorum derken Ceyda biraz geride kalıyor. Eğim biraz azalıyor ve zirve görünmeye başlıyor. 15 dakika bekledikten sonra Ceyda yı merak edip dönüyorum ve zor duyulan bağrışmalar arasında Ceyda nın dönmeye karar verdiğini duymayı başarıyorum. Eğim azalmış, zirve apaçık ortada ve hava mükemmel derecede açık. Gölleri ve kamp alanını görmeye başladığım anda telsizden beni görebildiklerini duyuyorum. Yaklaşık 30 dakika sonra zirvedeyim hilal şeklinde dizilmiş zirvelerin tamamını görebiliyorum. Haritadan bakıp zirvelerin hangileri olduğuna kara veriyorum. Kalemim yok ama sticker var yapıştırıyorum bir kağıda ve biraz bir şeyler içip dönüşe geçiyorum. Yolda bizimkilerle karşılaşıyorum gezmeye çıkmışlar arazide. İki buçuk saat civarında kampa ulaşıyorum. 

17 Haziran 

05:00 gece ayaz vardı. Dışarısı buz gibi tulumlardan çıkamıyoruz. Hasan bağırıyor: “Bunlar psikolojik tulum.” 

06:45 yola çıkıyoruz. Her şeyin bir sonu var dönüyoruz. Gölleri en yakın zamanda tekrar ziyaret etmek üzere ayrılıyoruz. Akşam kampımıza gelen ekipten bir bayan arkadaşı da alarak dönüşe geçiyoruz. 

07:45 Çelikbuyduran dayız. İyi yükseliyoruz sonrası iniş ama bitmek bilmiyor. 

10:00 Sobek kampındayız. Biraz muhabbet ediyoruz çaylarımızı içiyoruz ve yolumuza devam ediyoruz. 

11:40 Ordos dağ evindeyiz. Sıcak insanlar ve güzel karşılama yorgunluğumuzu unutturuyor bize. Buraya geliş amacımız dağcılık kulüplerinin yapacağı tanıtım sempozyumuna katılmak ve sunumumuzu yapmak. 

18:30 Cımbara gidenler dönüyor kaya eğitiminin bir kısmı burada tamamlanmış oluyor. 

19:50 Dağ evinin büyük salonunda matlarla yaklaşık 30 kişilik bir sofra kurup karnımızı doyuruyoruz. Biraz sohbetten sonra uykuya dalıyoruz. Dağ evinde rahat şekilde uyuyabiliyoruz. 

18 Haziran 

08:00 Kahvaltı için uyanıyoruz. Kahvaltı alışverişi yapılıyor normalde biraz daha pahalı. Sempozyumun ikinci günü başlıyor ve notlar alınıyor. Sponsorlardan iç işleyişin sorunlarına kadar her konu konuşuluyor. 

 
19 Haziran  

10:00 da ayaktayız artık toparlanma ve gitme zamanı yaklaşıyoruz. 

12:30 da ziyaretçi defterini doldurduktan sonra Çamardı dolmuşuna bindik. Dolmuş şoförünü Selahattin abi aradı. GSM : 5337688798 Niğde den Demirkazık köyüne 65 ytl ye götürüyor. 18 kişilik rahat bir arabası var. Dolmuş biraz geç kaldı. Saat 14.00 gibi Niğde deyiz. Artık hamam zamanı. İki hamam var biri Çarşı hamamı diğeri İshak paşa hamamı. İki hamamda da kadın-erkek günleri var.  

16:30 Damak lahmacunda yemek yiyoruz. 

18:30 Terminaldeyiz ve artık Bursa yolcusuyuz. Bu faaliyette bu kadar… 

  


0 yorum

Bir yanıt yazın

Avatar placeholder

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir